Çocuklar ağlamak üzereydi.
- The children were on the verge of crying.
Tom ağlamak üzereydi.
- Tom was on the verge of tears.
Zavallı kedi açlıktan ölmenin eşiğindeydi.
- The poor cat was on the verge of starvation.
Babamın şirketi iflasın eşiğindedir.
- My father's company is on the verge of bankruptcy.