This game was created using the Unity engine.
- Bu oyun Birlik motorunu kullanarak oluşturuldu.
The European Union was created as a result of a desire to rise above French-German enmity.
- Avrupa Birliği Fransız-Alman düşmanlığı üzerinde yükselmek için bir arzunun bir sonucu olarak oluşturuldu.
In 1989, the extremely famous Eiffel Tower celebrated its one hundred years of existence.
- 1989 yılında, son derece ünlü Eyfel Kulesi var oluşunun yüz yılını kutladı.
Malaysia came into existence in 1957.
- Malezya 1957'de oluştu.
What should a healthy breakfast consist of?
- Sağlıklı bir kahvaltı neyden oluşmalı.
How many people does this ship's crew consist of?
- Bu geminin mürettebatı kaç kişiden oluşur?
All the world is a stage, and all the men and women merely players. They have their exits and their entrances, and one man in his time plays many parts, his acts being seven ages.
- Tüm dünya bir sahnedir, insanlar da yalnızca birer oyuncu. Sahneye girer, çıkarlar ve zamanları boyunca yedi dönemden oluşan birçok oyun sergilerler.
Liberty consists of being able to make everything as harmless as possible.
- Özgürlük her şeyi mümkün olduğu kadar zararsız yapabilmekten oluşur.
The Beatles consisted of four musicians.
- The Beatles, dört müzisyenden oluşmuştur.
The Esperanto alphabet consists of 28 letters: a, b, c, ĉ, d, e, f, g, ĝ, h, ĥ, i, j, ĵ, k, l, m, n, o, p, r, s, ŝ, t, u, ŭ, v, z.
- Esperanto alfabesi 28 harften oluşur: a, b, c, ĉ, d, e, f, g, ĝ, h, ĥ, i, j, ĵ, k, l, m, n, o, p, r, s, ŝ, t, u, ŭ, v, z.
The Southern Hemisphere is comprised mainly of oceans.
- Güney Yarımküre, çoğunlukla okyanuslardan oluşur.
Brazil is comprised of twenty-six states.
- Brezilya yirmi altı eyaletten oluşur.
A water molecule is composed by three atoms: two hydrogen and one oxygen.
- Bir su molekülü üç atomdan oluşur: iki hidrojen ve bir oksijen.
All life is based on chemistry and all living things are composed of chemical compounds.
- Tüm yaşam kimyaya dayalıdır ve yaşayan her şey kimyasal bileşiklerden oluşur.
Goethe's personal vocabulary consisted of about eighty thousand words.
- Goethe'nin kişisel sözcük dağarcığı neredeyse seksen bin sözcükten oluşuyordu.
The audience consisted mainly of students.
- Dinleyiciler çoğunlukla öğrencilerden oluşuyordu.