This cold weather isn't usual for June.
- Bu soğuk hava haziran için olağan değil.
What is the usual cause for the pain?
- Ağrı için olağan neden nedir?
Tom didn't notice anything out of the ordinary.
- Tom olağan dışı bir şey fark etmedi.
Tom said he didn't see anything out of the ordinary.
- Tom olağan dışı bir şey görmediğini söyledi.
Extraordinary things never happen in simple and ordinary ways.
- Olağanüstü şeyler asla basit ve sıradan yollarla gerçekleşmez.
This is the usual arrangement.
- Bu olağan bir düzenlemedir.
It is not evident whether the police followed the usual search procedures.
- Polisin olağan arama prosedürlerini izleyip izlemediği belli değil.