okunamıyor

listen to the pronunciation of okunamıyor
Турецкий язык - Английский Язык
(Bilgisayar) cannot be read
(Bilgisayar) cannot read
oku
read

My father told me not to read a book in my bed. - Babam yatakta kitap okumamamı söyledi.

Is she reading a book? Yes, she is. - O bir kitap okuyor mu? Evet, o okuyor.

oku
{f} reading

They are reading their newspapers. - Onlar kendi gazetelerini okuyor.

Students should develop their reading skills. - Öğrenciler, okuma yeteneklerini geliştirmeliler.

Турецкий язык - Турецкий язык

Определение okunamıyor в Турецкий язык Турецкий язык словарь

oku
Anadoluda küçük armağanlarla yapılan düğün çağrısı
okunamıyor
Избранное