Devlet memurları bütün fabrikaları denetlediler.
- Government officials inspected all factories.
Gümrük memurları bütün gemiyi araştırdılar.
- The customs officials searched the whole ship.
Gümrük memurları kutuları inceledi.
- The customs officials examined the boxes.
Sorumlu memur içeri girmeme izin verdi.
- The official in charge let me in.
Tayca Tayland'ın resmî dilidir.
- Thai is the official language of Thailand.
Onun resmî iş görevleri nelerdir?
- What are his official job duties?
O, bu kasabanın sakinleri tarafından bir yetkili seçildi.
- He was elected an official by the inhabitants of this town.
Yetkililerin yasağı kaldırmasını rica etti.
- He asked the officials to lift the ban.
Müze görevlilerine göre ETA gelecekte müzeye zarar vermeyecek.
- Museum officials think that ETA will not harm the museum in the future.
Tom bir kamu görevlisidir.
- Tom is a public official.
offical support for disabled students in METU.
Gümrük memurları bütün gemiyi araştırdılar.
- The customs officials searched the whole ship.
Devlet memurları bütün fabrikaları denetlediler.
- Government officials inspected all factories.
Devlet memurları bütün fabrikaları denetlediler.
- Government officials inspected all factories.
Devlet başkanına yalnızca yüksek memurlar ulaşabiliyordu.
- Only high officials had access to the President.
an official drug or preparation.
an official statement or report.
official duties.
... I think it's not from government officials, should ...
... what its gonna do I'm gonna put together a coalition of elected officials ...