Bogdan, yarın orada olacağını söylemişti.
- Bogdan said he would be there tomorrow.
Çok iyi bir iş yapmadığını söyledim.
- You didn't do a very good job, I said.
Kazu'nun Japonya'da en iyi futbol oyuncusu olduğu söylenmektedir.
- It is said that Kazu is the best soccer player in Japan.
Onun zengin olduğu söylenmektedir.
- She is said to have been rich.
Tom söylenenleri dikkatle dinledi.
- Tom paid close attention to what was being said.
Kız kendine söyleneni görmezden gelerek annesiyle alışverişe gideceğini söyledi.
- The girl said she was going shopping with her mother, ignoring what she was told.
... - WHAT MAKES YOU SAY THAT? -( whirring, hissing ) ...
... I'd have to say the Barcelona team. ...