O Portekizce konuşur.
- She speaks Portuguese.
Brezilya Portekizcesini seviyorum.
- I like Brazilian Portuguese.
Benim tarih öğretmenim eski bir Portekizli.
- My history teacher is an old Portuguese.
Biz okulda Portekizli Pedro Alvares Cabral'ın Brezilya'yı keşfettiğini öğrendik.
- We learned at school that the Portuguese Pedro Álvares Cabral discovered Brazil.
Angola bir zamanlar bir Portekiz bölgesiydi.
- Angola was once a Portuguese territory.
O Portekizce konuşur.
- He speaks Portuguese.