Английский Язык - Турецкий язык
Определение of leaf в Английский Язык Турецкий язык словарь
- leaves
- yaprak
Ağaçtaki tüm yapraklar sarardı.
-All the leaves on the tree turned yellow.
Birçok Perulunun koka yapraklarını çiğneme adeti vardır.
-Many Peruvians have the habit of chewing coca leaves.
- leaves
- tütün yaprağı
- leaves
- çay yaprağı
- leaves
- leave bırak
- petiole
- sap
- leaves
- {i} yapraklar
Bahçe düşmüş yapraklarla kaplıydı.
-The garden was covered with fallen leaves.
Ağaçların yaprakları sonbaharda sarıya döner.
-The leaves of the trees turn yellow in fall.
- leaves
- {f} ayrıl
Git ve o ayrılmadan önce ona elveda de.
-Go and say goodbye to him before he leaves.
Mary önce makyaj yapmadan asla evden ayrılmaz.
-Mary never leaves her house without first putting on makeup.
- leaves
- i., çoğ., bak. leaf
- petiole
- yaprak sapınapetiolate saplı
- petiole
- {i} yaprak sapı
- petiole
- (isim) yaprak sapı
- petiole
- petiol
- petiole
- i., bot. yaprak sapı
- petiole
- sapı olan
Связанные Термины
of leaf
Расстановка переносов
of LeafТурецкое произношение
ıv lifПроизношение
/əv ˈlēf/ /əv ˈliːf/
Resimler
Видео
... And that leaf is, nope, it's not possible. ...
История
Избранное