Tom biraz iş yapmak zorundaydı.
- Tom had to do some work.
İyi bir iş yapmak istiyorsanız, uygun araçları kullanmalısınız.
- If you want to do good work, you should use the proper tools.
METRO'da mı çalışmak istiyorsun?!
- You want to work at METRO?!
Bugün çalışmak zorunda değilsin.
- You don't have to work today.
Paris'e çalışmaya gitmeden önce Fransızcamı tazelemek zorundayım.
- Before going to work in Paris, I have to brush up on my French.
Paris'e çalışmaya gitmeden önce Fransızcamı tazelemek zorundayım.
- Before going to work in Paris I have to freshen up on my French.
Darwin'in yapıtı her şeyi değiştirir.
- Darwin's work changes everything.
Şimdiye kadar Shakespeare'in üç tane yapıtını okudum.
- I have read three of Shakspeare's works so far.
Genellikle işten ne zaman ayrılırsın?
- What time do you usually get off your work?
O, işten önce kahve içer.
- He drinks coffee before work.
O çalışırken bir kaza yaptı.
- While working, she had an accident.
O çalışırken bir kaza yaptı.
- She had an accident while working.
Tom işini seven mutlu bir adam ve işyeri hakkında iyi hissediyor.
- Tom is a happy guy who likes his job and feels good about his workplace.
İşyerindeki kültürü nasıl tanımlardın?
- How would you describe the culture of your workplace?
... The increase in cost of newsprint, cost of labor, ...
... is labor is so much cheaper here. How do you convince a great American company to bring ...