Bilinen bir hata bilinmeyen bir gerçekten daha iyidir.
- A known mistake is better than an unknown truth.
Futbol, dünyada en çok bilinen spordur.
- Football is the most known sport in the world.
Sami iyi tanınan bir avukat tuttu.
- Sami hired a well known attorney.
Sony tüm dünyada tanınan bir markadır.
- Sony is a brand known around the world.
O sadece Hindistan'da değil aynı zamanda Çin'de de iyi tanınmaktadır.
- She is not only well known in India, but is also well known in China.
Tanınmak istemiyorum.
- I don't want to be known.
Ortak düşmanı yenmek için birlikte dövüşmek zorunda olduklarını biliyorlardı.
- They knew they must fight together to defeat the common enemy.
Onun iyi İngilizce konuşabildiğini herkes biliyordu.
- Everybody knew she could speak English well.
San Fransisko, sisi ve diğer şeylerin arasında tepeleri ile ünlüdür.
- San Francisco is known for its fog and its hills among other things.
Geçmiş sadece bilinir, değişmez. Gelecek ise sadece değişir, bilinmez.
- The past can only be known, not changed. The future can only be changed, not known.
Onun adı bu kasabada herkesçe bilinmektedir.
- His name is known to everyone in this town.
O, bir şarkıcı olarak iyi tanınmıştır.
- As a singer, she's well known.
O bölgede, çok iyi tanınmış bir şarap üretilir.
- A very well known wine is produced in that region.
... Lots of people should know about it, and they ...
... So we also know that many of you have invested a lot of ...