John ayağını frene koydu ve biz aniden durduk.
- John put his foot on the brake and we stopped suddenly.
Fren çalışmayı durdurdu.
- The brake stopped working.
O, zamanında fren yapmadı ve bir ağaca çarptı.
- He didn't brake on time, and ran into a tree.
Frenleri tamir ederlerse, arabayı satın alacağım.
- I will only buy the car if they repair the brakes first.
Frenleri olmayan bir bisiklete binmek yapılacak oldukça aptalca bir şey.
- Riding a bike that doesn't have brakes is a pretty stupid thing to do.
Araba sürmeden önce frenleri kontrol edin ve ayarlayın.
- Check and adjust the brakes before you drive.
John ayağını frene koydu ve biz aniden durduk.
- John put his foot on the brake and we stopped suddenly.
... so we can unleash the next break American discover ...
... And you can break down and say, what is the raw material ...