Tom knows better than to give his real name in chat rooms.
- Tom'un sohbet odalarında gerçek ismini vermeyecek kadar aklı var.
Could I change rooms?
- Odaları değiştirebilir miyim?
Many small business owners belong to a chamber of commerce.
- Birçok küçük işletme sahipleri bir ticaret odasına aittir.
I'm going to subscribe to these chamber-music concerts.
- Ben bu oda müziği konserlerine katılacağım.
Don't run around in the room.
- Odanın etrafında koşma.
There was nothing but an old chair in the room.
- Odada eski bir sandalyeden başka bir şey yoktu.
Tom has a large closet in his bedroom.
- Tom'un yatak odasında büyük bir dolabı var.
He closeted himself in his study.
- O kendini çalışma odasına kapattı.
I want to rent an apartment with two rooms.
- İki odalı bir daire kiralamak istiyorum.
The old man lived in the three-room apartment.
- Yaşlı adam üç odalı bir apartmanda yaşıyordu.