When any pretty maiden came near the castle, she was changed into a bird, and the fairy put her into a cage, and hung her up in a chamber in the castle.
- Güzel bir kız kale yakınına geldiğinde, bir kuşa dönüştürüldü ve peri ona bir kafese koydu ve kale içindeki bir odaya astı.
Many small business owners belong to a chamber of commerce.
- Birçok küçük işletme sahipleri bir ticaret odasına aittir.
My room is very small.
- Benim odam çok küçük.
There was nothing but an old chair in the room.
- Odada eski bir sandalyeden başka bir şey yoktu.
He closeted himself in his study.
- O kendini çalışma odasına kapattı.
Tom has a large closet in his bedroom.
- Tom'un yatak odasında büyük bir dolabı var.
The apartment consists of three small rooms and a bath.
- Daire üç küçük oda ve bir banyodan oluşuyor.
Tom lived in a one-bedroom apartment.
- Tom tek yatak odalı bir apartmanda yaşadı.