Focus on one thing and do it well.
- Bir şeye odaklan ve onu iyi yap.
I'm focusing on my French.
- Fransızcama odaklanıyorum.
The focus of next month's issue will be the effects of global warming.
- Gelecek ayın konusunun odak noktası küresel ısınmanın etkileri olacak.
Let's not lose focus.
- Odak noktasını kaybetmeyelim.
The picture of the tower was out of focus.
- Kalenin resminin odak ayarı bozuktu.