Tom nasıl dikkatlice dinleyeceğini biliyor.
- Tom knows how to listen attentively.
Tom dikkatlice dinledi.
- Tom listened attentively.
Öğretmen açıklamamı dikkatle dinledi.
- The teacher listened attentively to my explanation.
O beni sabırla ve çok dikkatle dinledi.
- She listened to me patiently and very attentively.