Bazı genç Japon halkı, bekar olmayı evli olmaya tercih ederler.
- Some young Japanese people prefer being single to being married.
Ken ile gidiyorum. O, serin, nazik ve akıllı. Dahası, o bekar!
- I'm going with Ken. He is cool, gentle and smart. What's more, he is single!
Benim tek bir düşmanım yok.
- I don't have a single enemy.
Tek bir kelime bile etmeden ayrıldı.
- She left without saying even a single word.
Bekar olmak onu sadece diğer bekarlarla yapabileceğin anlamına gelir.
- Being celibate means that you may only do it with other celibates.
Benim tek bir düşmanım yok.
- I don't have a single enemy.
Tek bir kelime bile etmeden ayrıldı.
- She left without saying even a single word.
Bekar olmak onu sadece diğer bekarlarla yapabileceğin anlamına gelir.
- Being celibate means that you may only do it with other celibates.
Tek bir kelime bile etmeden ayrıldı.
- She left without saying even a single word.
Tanrı, dünyayı gerçekten tek bir günde mi yarattı?
- Did God really create the earth in a single day?