Английский Язык - Турецкий язык
Определение not like; dissimilar; diverse; having no resemblance; as, the cases are unlike в Английский Язык Турецкий язык словарь
- unlike
- aksine
Kız kardeşinin aksine, o, ebeveynlerinin ona verdiği dini inancı korudu.
-Unlike his sister, he has retained the religious faith his parents brought him up in.
Erkek kardeşimin aksine, ben yüzemem.
-Unlike my brother, I cannot swim.
- unlike
- -den farklı
- unlike
- {s} birbirine benzemeyen, farklı. edat -den farklı olarak: This painting is unlike her others. Bu resim onun diğer resimlerinden farklı. His
- unlike
- -den farklı olarak
- unlike
- değişik
- unlike
- -e uymayan
- unlike
- -e benzemeyen
- unlike
- den farklı
- unlike
- farklı
Bill kardeşinden tamamen farklıdır.
-Bill is completely unlike his brother.
Kız kardeşler oldukça farklıdır.
-The sisters are quite unlike.
- unlike
- için olağandışı olan
- unlike
- {s} benzemez
- unlike
- {s} yakışmayan
- unlike
- unlikenessbenzemeyiş
- unlike
- birbirine benzemeyen
- unlike
- farklı olarak
Связанные Термины
Английский Язык - Английский Язык
Определение not like; dissimilar; diverse; having no resemblance; as, the cases are unlike в Английский Язык Английский Язык словарь
- unlike
not like; dissimilar; diverse; having no resemblance; as, the cases are unlike
Расстановка переносов
not like; dissimilar; diverse; ha·ving no resemblance; as, the cases are un·likeПроизношение
Resimler
Избранное