not hostile; as, a friendly power or state

listen to the pronunciation of not hostile; as, a friendly power or state
Английский Язык - Турецкий язык

Определение not hostile; as, a friendly power or state в Английский Язык Турецкий язык словарь

friendly
{s} arkadaş canlısı

Tom arkadaş canlısı bir adam gibi görünüyor.. - Tom appears to be a friendly guy.

Endişelenme. İlk bakışta korkutucu gözükebilir, ama aslında çok arkadaş canlısı bir insandır. - Don't worry. He may look intimidating at first glance, but he's actually a very friendly person.

friendly
{s} cana yakın

Ken cana yakın bir kişi gibi görünüyor. - Ken seems to be a friendly person.

Tom Mary'nin o kadar cana yakın olacağını ummuyordu. - Tom didn't expect Mary to be so friendly.

friendly
dostça

Bana dostça bir öğüt verdi. - He gave me a piece of friendly advice.

Amcam bana dostça bir tavsiyede bulundu. - My uncle gave me a friendly piece of advice.

friendly
kanı sıcak
friendly
hayırhah
friendly
yakınlık göstermek
friendly
yardıma hazır
friendly
babacan
friendly
doştça
friendly
yardımsever
friendly
dost

Bir at dost bir hayvandır. - A horse is a friendly animal.

Onunla dostça ilişkiler içindedir. - He is on friendly terms with her.

friendly
içten
friendly
{s} arkadaşça; dostça
friendly
dostu

Bu ev çevre dostudur. - This house is environmentally friendly.

Tüm ürünlerinin çevre dostu olduğunu söylüyorlar. - They claim that all their products are environmentally friendly.

friendly
eğlence kabilinden müsait
friendly
{s} samimi

O sıcak, samimi bir toplantı oldu. - It was a warm, friendly meeting.

Ben onunla samimiyim. - I am friendly with her.

friendly
dostluk maç
friendly
dostluk maçı
Английский Язык - Английский Язык
friendly