Başka sürprizler istemiyorum.
- I don't want any more surprises.
Şimdi başka sorulara cevap vermeyeceğim.
- I won't answer any more questions right now.
Ben pizzayı spagettiyi sevdiğimden daha çok sevmiyorum.
- I don't like pizza any more than I like spaghetti.
Daha çok öğrencinin gelmek istediğini sanmıyorum.
- I don't think any more students want to come.
Artık onu, içmekten alıkoymalıyız.
- We have to stop him from drinking any more.
Ben bu acıya artık dayanamıyorum.
- I can't stand this pain any more.
Tom Boston'da gerektiğinden daha fazla zaman geçirmek istemedi.
- Tom didn't want to spend any more time than necessary in Boston.
Burada kısa süre dinlenelim. Bacaklarım yorgun ve ben daha fazla yürüyemiyorum.
- Let's take a short rest here. My legs are tired and I can't walk any more.
Tom başka bir şey yapamayacak kadar yorgun olduğunu söyledi.
- Tom said he was just too tired to do anything else.
Eğer yanımda olsan başka bir şeye ihtiyacım olmaz.
- If you are by my side, I don't need anything else.