next run time

listen to the pronunciation of next run time
Английский Язык - Турецкий язык
(Bilgisayar) bir sonraki çalışma zamanı
(Bilgisayar) gelecek çalışma zamanı
(Bilgisayar) sonraki çalışma zamanı
next time
bir dahaki sefere

Bir dahaki sefere seni hayal kırıklığına uğratmamaya çalışacağım. - I'll try not to disappoint you next time.

Bir dahaki sefere saat onda, 1 Haziran'da, gelecek sene buluşacağız. - We'll meet next time at ten o'clock, June the first, next year.

next time
bir sonraki

Tom bana Boston'a bir sonraki gidişinde Mary'yi ziyaret etmeyi planladığını söyledi. - Tom told me he planned to visit Mary the next time he went to Boston.

Onun bir sonraki gelişinde evde olacağım. - I'll be at home the next time she comes.

next time
gelecek sefer

Gelecek sefer kız kardeşini de getir. - Bring your sister next time.

Gelecek sefer önceden telefon edin. - Next time phone ahead.

next time
bir dahakine
next time
bir dahaki sefer

Bir dahaki sefere bunun bedelini ödersin! - Next time you'll pay for it!

Bir dahaki sefere saat onda, 1 Haziran'da, gelecek sene buluşacağız. - We'll meet next time at ten o'clock, June the first, next year.

Английский Язык - Английский Язык

Определение next run time в Английский Язык Английский Язык словарь

next time
at the next opportunity; some other time, later on
next run time

    Турецкое произношение

    neks rʌn taym

    Произношение

    /ˈneks ˈrən ˈtīm/ /ˈnɛks ˈrʌn ˈtaɪm/
Избранное