Tıptaki son gelişmeler dikkat çekiyor.
- Recent advances in medicine are remarkable.
Son zamanlarda, o çok fazla içki içiyor.
- Recently, he's been drinking too much.
Yakın zamanda Bay Smith ile görüşmedim.
- I haven't been in contact with Mr. Smith recently.
O, oldukça yakın zamanda oldu.
- It happened quite recently.
Son zamanlarda, bilgisayar kullanımında artan çeşitlilik, ofis alanlarının çok ötesine uzandı.
- Recently, the increasing diversity of computer use has extended far beyond the realms of the office.
Son zamanlarda tembelleştim.
- I've been sluggish recently.
O, son zamanlarda jipini yeni bir Mersedesle değiştirdi.
- He recently traded in his jeep for a new Mercedes.
Başvuru formunuza yeni bir fotoğrafınızı tutturun.
- Attach a recent photograph to your application form.
Bu, Tom'un sahip olduğum en son resmi.
- This is the most recent picture of Tom I have.
Bu, Tom'un bulabildiğim en son resmi.
- This is the most recent picture of Tom I could find.