Where did you see the woman?
- Kadını nerede gördün?
Where is Britney Spears?
- Britney Spears nerede?
The whereabouts of the suspect is still unknown.
- Şüphelinin nerede olduğu hâlâ bilinmiyor.
We couldn't find out her whereabouts.
- Onun nerede olduğunu bulamadık.
Put the box wherever you can find room for it, please.
- Sen onun için nerede oda bulabilirsen kutuyu koy, lütfen.
Tom may eat wherever he wants to.
- Tom nerede isterse yiyebilir.