Olmak istediğinizde oldukça şirin olabilirsiniz.
- You can be pretty charming when you want to be.
Mary bugün çok şirin görünüyor.
- Mary looks pretty today.
Sanırım Tom da oldukça sevimli.
- I think Tom is pretty cute, too.
Sevimli olan bir kızı var.
- He has a daughter who is pretty.
Senden oldukça memnunum.
- I am pretty pleased with you.
O oldukça güzel söyledi.
- She sang pretty well.
Tom Fransızcayı oldukça iyi konuşabilir.
- Tom can speak French pretty well.
Tom her şeyin iyi gideceğinden oldukça emin.
- Tom is pretty sure everything will go well.
Dave'in yeni arabası için epeyce para ödediğine bahse girerim.
- I bet Dave paid a pretty penny for his new car.
Tom epeyce zengin, değil mi?
- Tom is pretty rich, isn't he?
İngilizce çok zor, değil mi?
- English is pretty hard, isn't it?
Tom oldukça çok şey yiyebilir.
- Tom can eat pretty much anything.