near what or which place

listen to the pronunciation of near what or which place
Английский Язык - Турецкий язык

Определение near what or which place в Английский Язык Турецкий язык словарь

whereabouts
bulunduğu yer

Onun bulunduğu yeri bulamadık. - We couldn't find out her whereabouts.

Anne ve babalar, çocuklarının bulunduğu yerleri izlemelidir. - Parents should monitor their children's whereabouts.

whereabouts
{i} yer

Dan bulunduğu yer hakkında yalan söyledi. - Dan lied about his whereabouts.

Onun bulunduğu yeri bulamadık. - We couldn't find out her whereabouts.

whereabouts
nerelerde
whereabouts
nereye
whereabouts
nerelere
whereabouts
nerede

Cinayet gecesi nerede olduğunu açıklayabilir misin? - Can you account for your whereabouts on the night of the murder?

Şüphelinin nerede olduğu hâlâ bilinmiyor. - The whereabouts of the suspect is still unknown.

whereabouts
nerelerde/nerelere
whereabouts
olduğu yer veya semt
whereabouts
dığı yerlere
whereabouts
z. nerede; nerelerde; nereden; nerelerden; nereye; nerelere: Whereabouts is he from? Nereli o? i. (birinin/bir şeyin) bulunduğu/olduğu yer
whereabouts
{i} semt

Tom'un semtini bilmek istiyorum. - I'd like to know Tom's whereabouts.

Английский Язык - Английский Язык
{a} whereabouts
near what or which place

    Турецкое произношение

    nîr hwʌt ır hwîç pleys

    Произношение

    /ˈnər ˈhwət ər ˈhwəʧ ˈplās/ /ˈnɪr ˈhwʌt ɜr ˈhwɪʧ ˈpleɪs/
Избранное