Kaymak için dağlara gittik.
- We went to the mountains to ski.
Kaymak için dağa gittik.
- We went to the mountain to ski.
Balıkçılık, avcılık, yürüyüş ve kayakçılık popülerdir.
- Fishing, hunting, hiking and skiing are popular.
Bir uzmana göre, ne dağcılık ne de kayakçılık tehlikelidir.
- According to an expert, neither mountaineering nor skiing is dangerous.
Ben kayak yapmayı öğrenmek istiyorum.
- I want to learn how to ski.
Yüzmeyi kayak yapmaya tercih ederim.
- I prefer swimming to skiing.
Yüzmeyi kaymaya tercih ederim.
- I prefer swimming to skiing.
Gelecek ay Zao'da kaymaya gidebilirim.
- I may go skiing at Zao next month.
Kayak yaparken bacağını kırdı.
- He broke his leg skiing.
Yüzmeyi kayak yapmaya tercih ederim.
- I prefer swimming to skiing.
Geçen kış kayak yapmak için Kanada'ya gittim.
- Last winter, I went to Canada to ski.
Bir diskoda dans etmeyi kayak yapmaktan daha fazla sever.
- She likes dancing in a disco better than skiing.
Keşke kayaklarımı getirseydim.
- I wish I'd brought my skis.
Yeni kayaklar almam gerekiyor.
- I need to buy new skis.