Tom mırıldanmaya başladı.
- Tom started mumbling.
O bir şey mırıldanıyordu.
- He was mumbling something.
Tom kendi kendine bir şeyler mırıldanıyordu.
- Tom was mumbling something to himself.
O çok gevelemese onu daha iyi anlayabilirim.
- I could understand her better if she didn't mumble so much.
İnsanlar çok gevelediğimi söylüyor.
- People say I mumble a lot.
Tom Fransızca bir şey mırıldandı.
- Tom mumbled something in French.
Utangaç çocuk adını mırıldandı.
- The shy boy mumbled his name.
O çok gevelemese onu daha iyi anlayabilirim.
- I could understand her better if she didn't mumble so much.
O çok gevelemese onu daha iyi anlayabilirim.
- I could understand him better if he didn't mumble so much.
... recently was mumbling unicef we started this his campaign by selling the ...
... your phone and it's, like, mumbling, and you don't understand -- you thought it was great ...