moral fitness

listen to the pronunciation of moral fitness
Английский Язык - Турецкий язык

Определение moral fitness в Английский Язык Турецкий язык словарь

decency
ılım
decency
{i} nezaket

Tom hatalı olduğunu kabul edecek nezakete sahip değildi. - Tom didn't have the decency to admit that he was wrong.

Tom'un onun kendi hatası olduğunu söyleyecek nezaketi bile yoktu. - Tom didn't even have the decency to say it was his fault.

decency
topluma uygunluk
decency
terbiye

Tom'un bile hatalı olduğunu itiraf etmek için terbiyesi yoktu. - Tom didn't even have the decency to admit he was wrong.

O yanılgan olduğunu itiraf edebilecek bir terbiyeye sahip değildi. - He didn't have the decency to admit that he was wrong.

decency
incelik
decency
ıIımlılık
decency
{i} ılımlılık
decency
{i} namus
decency
bu şekilde yapılan herhangi bir iş veya davranış
decency
{i} anlayışlılık
decency
{i} edep
decency
{i} iffet, namus
decency
{i} uygunluk
Английский Язык - Английский Язык
decency
moral fitness

    Расстановка переносов

    mor·al fit·ness

    Турецкое произношение

    môrıl fîtnıs

    Произношение

    /ˈmôrəl ˈfətnəs/ /ˈmɔːrəl ˈfɪtnəs/
Избранное