O, kötü bir ruh hali içerisinde olması dolayısıyla seninle konuşmayı reddedebilir.
- She may well refuse to speak to you because she's in a very bad mood.
Hastalıktan dolayı partiye gidemedim.
- I could not go to the party because of illness.
Chris'i sevmiyorum çünkü o çok kaba ve duyarsız.
- I dislike Chris because he is very rude and insensitive.
Mutlu olmaya karar verdim çünkü sağlığım için iyi.
- I decided to be happy because it's good for my health.
Yağmur yüzünden gelemedim.
- I couldn't come because of the rain.
Posta grev yüzünden ertelendi.
- The mail is delayed because of the strike.