I didn't mean to eavesdrop, but I did overhear you. - Kulak misafiri olmak istemedim ama tesadüfen duydum.
I didn't mean to eavesdrop, but I did overhear you.
Kulak misafiri olmak istemedim ama tesadüfen duydum.
I couldn't help but overhear your conversation with Tom. - Tom'la konuşmanıza kulak misafiri olmaktan kendimi alamadım.
I couldn't help but overhear your conversation with Tom.
Tom'la konuşmanıza kulak misafiri olmaktan kendimi alamadım.