I can't stomach her cooking.
Your stomach won't be full from promises.
- Miden sözlerden dolu olmayacaktır.
My stomach is clenched with hunger.
- Midem açlıktan yapıştı.
I hit him in the belly.
- Onun midesine vurdum.
A man with a full belly thinks no one is hungry.
- Midesi dolu olan bir insan kimsenin aç olduğunu düşünmez.
Tom was diagnosed with gastric cancer.
- Tom'a mide kanseri tanısı kondu.
He died of gastric cancer.
- O, mide kanserinden öldü.
The way to a man's heart is through his stomach.
- Bir erkeğin kalbine giden yol midesinden geçer.
Please don't make me laugh. I did too many sit-ups yesterday and my stomach muscles hurt.
- Lütfen beni güldürme. Dün bir sürü mekik çektim ve mide kaslarım ağrıyor.
I got a stomach tumor and had to have it operated on.
- Bir mide tümörüm vardı ve onu ameliyat ettirmek zorunda kaldım.