We visit the tombs of our ancestors on this day.
- Biz bu gün atalarımızın mezarlarını ziyaret ediyoruz.
The pyramids are tombs.
- Piramitler mezarlardır.
Freddy's been working the graveyard shift the past month, so he hasn't been able to see any of his friends who work normal hours.
- Freddy geçen ay mezarlıkta vardiyalı olarak çalışıyordu, bu yüzden normal saatlerde çalışan arkadaşlarından herhangi birini göremiyordu.
She carried that habit to her grave.
- O, o alışkanlığı mezarına kadar taşıdı.
I wonder who's buried in that tomb.
- O mezarda kimin gömülü olduğunu merak ediyorum.
What is learned in the cradle is carried to the tomb.
- Beşikte öğrenilen mezara kadar taşınır.