Do you want fruit juice?
- Meyve suyu ister misin?
What fruit juices do you have?
- Hangi meyve sularınız var?
What would you like for dessert, ice cream or fresh fruit?
- Tatlı için ne istersin, dondurma mı yoksa taze meyve mi?
For dessert, Marie had made her chocolate cake and a fruit salad.
- Tatlı için, Marie çikolatalı pasta ve bir meyve salatasını yapmıştı.
Lychees are one of my favourite fruits.
- Lişe benim en sevdiğim meyvelerden biridir.
Do you want fruit juice?
- Meyve suyu ister misin?
This juice tastes sour.
- Bu meyve suyu ekşidir.
What kind of fruit juice do you have?
- Ne tür meyve suyun var?
Would you like some fruit juice?
- Biraz meyve suyu ister misin?
The orchardist grafted an apple bud onto the rootstock.
- Meyve bahçesi uzmanı bir elma tomurcuğunu kök gövde üzerine aşıladı.
Would you like some fruit juice?
- Biraz meyve suyu ister misin?
I spilled some fruit juice on my new shirt.
- Yeni gömleğime biraz meyve suyu döktüm.
There are many fruit trees in this garden.
- Bahçede birçok meyve ağacı var.
I'm making a fruit salad.
- Bir meyve salatası yapıyorum.
I'm going to make a little fruit salad for everyone.
- Herkes için biraz meyve salatası hazırlayacağım.
Sami crushed the poisonous pills and dissolved them into juice.
- Sami zehirli hapları ezip onları meyve suyunda eritti.
Let's stop this fruitless argument.
- Bu meyve vermeyen argümanı durduralım.