Tom'un yöntemleri alışılmışın dışındaydı.
- Tom's methods were unorthodox.
Birçok yabancı dil öğretmeninin sorunu şu ki, onlar öğretim yöntemlerinde yeni teknolojilere hak ettikleri değeri vermiyorlar.
- The problem with many language teachers is that they underrate new technologies in their teaching methods.
Onun yöntemleri bilimsel değildir.
- His methods are not scientific.
Bu iki yöntemden biri doğrudur.
- One of these two methods is right.
Bu gelmiş geçmiş en iyi metottur.
- This is by far the best method.
Yeni metot ideal olmanın dışında bir şeydi.
- The new method was anything but ideal.
Mantık, yanlış sonuca inançla ulaşmanın sistematik bir metodudur.
- Logic is a systematic method of coming to the wrong conclusion with confidence.
Tom defter tutma metodumuzu benimsedi.
- Tom adopted our method of bookkeeping.
Tarih yazmak, geçmişten kurtulmanın bir yoludur.
- Writing up history is a method of getting rid of the past.
Tom düzenli, değil mi?
- Tom is methodical, isn't he?
Tom düzenli olarak çalışır.
- Tom works methodically.