Protestors rallied in a last-ditch effort to save the medical centre from closing down.
- Protestocular tıp merkezini kapanmaktan kurtarmak için son bir gayretle yürüdüler.
There's a lovely park in the centre of the town.
- Kent merkezinde güzel bir park var.
Our company's headquarters are in Tokyo.
- Şirketimizin merkezi Tokyo'dadır.
Tom was arrested and immediately taken to headquarters.
- Tom tutuklandı ve hemen merkeze götürüldü.
The bus will take you to the center of the city.
- Otobüs seni şehir merkezine götürecek.
Tokyo, as you know, is one of the financial centers of the world.
- Tokyo, bildiğiniz gibi,dünyanın finans merkezlerinden biridir.
Do you come from your hub?
- Kendi merkezinizden mi geliyorsun?
Zürich is considered to be a major financial hub.
- Zürich büyük bir finansal merkez olarak kabul edilir.
Every beloved object is the center point of a paradise.
- Her sevgili nesne, bir cennetin merkez noktasıdır.
Is the central heating warm enough in the winter?
- Merkezi ısıtma kışın yeterince ısıtıyor mu?
The central nervous system consists of four organs.
- Merkezî sinir sistemi dört organdan oluşur.
Our company's base is in Tokyo.
- Şirketimizin merkezi Tokyo'dadır.
Corsairfly is an airline based in Paris.
- Corsairfly, Paris merkezli bir havayoludur.
The next stop is Berlin Central Station.
- Bir sonraki durak Berlin Merkez İstasyonu
Would you please meet me at Yaesu central gate of Tokyo Station on Monday, May 10th at 3:00 p.m.?
- On Mayıs öğleden sonra üçte, pazartesi gün beni Tokyo İstasyonunun Yaesu merkez kapısında karşılar mısın?
He was transferred to the head office in Tokyo.
- O Tokyo'daki merkeze transfer edildi.
Our new head office is in Tokyo.
- Yeni merkezimiz Tokyoda'dır.
New York is the center of the stock exchange in America.
- New York Amerika'da borsanın merkezidir.