The corporate headquarters is in Los Angeles.
- Şirket merkezi Los Angeles'ta.
Our company's headquarters are in Tokyo.
- Şirketimizin merkezi Tokyo'dadır.
The eye of a hurricane is its center.
- Bir kasırganın gözü onun merkezidir.
Tokyo, as you know, is one of the financial centers of the world.
- Tokyo, bildiğiniz gibi,dünyanın finans merkezlerinden biridir.
The giraffe cannot swim because its centre of gravity is so high that it would topple over.
- Zürafa yüzemez çünkü ağırlık merkezi çok yukarıda olduğundan baş aşağı döner.
Protestors rallied in a last-ditch effort to save the medical centre from closing down.
- Protestocular tıp merkezini kapanmaktan kurtarmak için son bir gayretle yürüdüler.
Every beloved object is the center point of a paradise.
- Her sevgili nesne, bir cennetin merkez noktasıdır.
My office is in the central area of the city.
- Ofisim kentin merkezinde.
The central nervous system consists of four organs.
- Merkezî sinir sistemi dört organdan oluşur.
The firm has its head office in Osaka.
- Firmanın Osaka'da merkez ofisi var.
He was transferred to the head office in Tokyo.
- O Tokyo'daki merkeze transfer edildi.
There is a station in the center of the city.
- Şehrin merkezinde bir istasyon var.
This road will lead you to the station and the city center.
- Bu yol seni istasyona ve şehir merkezine götürecek.
Zürich is considered to be a major financial hub.
- Zürich büyük bir finansal merkez olarak kabul edilir.
Do you come from your hub?
- Kendi merkezinizden mi geliyorsun?
Our company's base is in Tokyo.
- Şirketimizin merkezi Tokyo'dadır.
Corsairfly is an airline based in Paris.
- Corsairfly, Paris merkezli bir havayoludur.
New York is the center of the stock exchange in America.
- New York Amerika'da borsanın merkezidir.
Our headquarters will remain in Boston.
- Genel Merkezimiz Boston'da kalacak.
I didn't visit the headquarters of Twitter.
- Twitter'ın genel merkezini ziyaret etmedim.
Mario Draghi is the head of the European Central Bank.
- Mario Draghi, Avrupa Merkez Bankası'nın başkanıdır.
Tom lost his job when his branch of the company amalgamated with head office.
- Tom, şirketin şubesi merkez ofisi ile birleşince işini kaybetti.
In our head office, we have two meeting rooms.
- Bizim merkez ofisimizde iki tane toplantı salonumuz var.
Our headquarters will remain in Boston.
- Genel Merkezimiz Boston'da kalacak.
I didn't visit the headquarters of Twitter.
- Twitter'ın genel merkezini ziyaret etmedim.
Our head office is in Boston.
- Bizim genel merkezimiz Boston'dadır.