She fell down the ladder.
- O, merdivenden düştü.
Sometimes a ladder is a sign of bad luck.
- Bazen bir merdiven kötü bir şans işaretidir.
There's somebody coming up the stairs.
- Merdivenlerden yukarı gelen birisi var.
She quickly went up the stairs.
- O hızla merdivenlerden yukarı gitti.
When I was a child, I used to like sliding down the staircase banister.
- Çocukken merdivenden kaymak hoşuma giderdi.
The Acropolis' staircase had 60 steps.
- Akropolis merdiveninin 60 basamağı vardı.
He fell down the stairs.
- O, merdivenden düştü.
There's somebody coming up the stairs.
- Merdivenlerden yukarı gelen birisi var.
People who are not in a hurry stand on the right side of the escalator.
- Acelesi olmayan insanlar yürüyen merdivenin sağ tarafında durur.
My shoelace got caught in the escalator.
- Benim ayakkabı bağcığım yürüyen merdivene takıldı.
Tom ran up the steps.
- Tom merdivenlerden yukarı koştu.
How many steps does this staircase have?
- Bu merdivenin kaç basamağı var?
In an emergency, use the stairway, not the elevator.
- Acil bir durumda, asansörü değil merdiveni kullanın.
In case of a fire, use this emergency stairway.
- Bir yangın durumunda, bu acil merdivenini kullanın.