My immediate boss is tough to please.
- Şimdiki patronumu memnun etmek zordur.
She's hard to please.
- Onu memnun etmek zor.
Weren't they satisfied?
- Memnun kalmadılar mı?
My boss is not satisfied with my TPS reports.
- Patronum benim TPS raporlarımdan memnun değil.
My brother was very pleased with the examination result.
- Erkek kardeşim sınav sonucundan çok memnundu.
I'm pleased to meet you.
- Seninle tanıştığıma memnun oldum.
I'll be glad if you will help me.
- Yardım edersen memnun olurum.
I'm so glad I met you.
- Seninle tanıştığıma memnun oldum.
She was content with her life.
- O, hayatından memnundu.
A look of contentment appeared on his face.
- Onun yüzünde bir memnuniyet görüntüsü belirdi.
Tom never was contented.
- Tom asla halinden memnun değildi.
It is difficult to satisfy everyone.
- Herkesi memnun etmek zordur.
Tom is impossible to satisfy.
- Tom'u memnun etmek imkansız.
I'm very glad to meet you.
- Sizinle tanıştığıma çok memnun oldum.
I am glad to meet you.
- Seninle tanıştığıma memnun oldum.
Customers have to be satisfied.
- Müşteriler memnun olmak zorundadır.
The teacher was far from satisfied with the result.
- Öğretmen sonuçtan memnun olmaktan uzaktı.
I am far from pleased with your behavior.
- Davranışından memnun olmaktan uzağım.
Customers have to be satisfied.
- Müşteriler memnun olmak zorundadır.
I will be glad if I can serve you in any way.
- Size herhangi bir şekilde hizmet edebilirsem memnun olurum.
I'll be very glad if you help me.
I'm delighted to make your acquaintance.
- Tanıştığımıza memnun oldum.
I found Jane delighted at the play.
- Jane'i partide memnun buldum.
We're grateful to be alive.
- Hayatta olduğumuz için memnunuz.
I'm grateful that you're safe.
- Güvende olduğuna memnunum.
I'm happy to meet you.
- Seninle tanıştığıma memnun oldum.
I am not happy with my job.
- İşimden memnun değilim.
Tom was overjoyed with the result.
- Tom sonuçtan çok memnundu.
Tom will be overjoyed.
- Tom çok memnun olacak.