Ben ona tamamen kayıtsız değilim.
- I'm totally indifferent to it.
Politikaya kayıtsız görünüyor.
- He seems to be indifferent to politics.
Jiro giyim hakkında ilgisiz.
- Jiro is indifferent about clothing.
Bir çok insan siyasete ilgisizdir.
- Too many people are indifferent to politics.