masumiyet

listen to the pronunciation of masumiyet
Турецкий язык - Английский Язык
innocence

You must not take advantage of her innocence. - Onun masumiyetinden yararlanmamalısın.

If my parents punished me for something I didn't do, I would tell them the truth and try to convince them of my innocence. - Eğer yapmadığım bir şey için ailem beni cezalandırdıysa , onlara doğruları söylerdim ve benim masumiyetle ilgili onları ikna etmeye çalışırdım.

quality of being innocent; freedom from sin or wrongdoing
lack of sophistication
purity; guiltlessness; naivete
simplicity
innocense
Турецкий язык - Турецкий язык
Zeki Demirkubuz'un, birçok ödül kazanmış bir filmi
Masumluk: "Masumiyetini ispat edebildiği için şimdi başka vazifeye verilmiş."- H. Taner
Masumluk
(Osmanlı Dönemi) suçsuzluk
masumiyet
Избранное