Einstein kütlenin enerjiye dönüştürülebileceğini ve tersini de gösterdi.
- Einstein showed that mass can be converted into energy and vice-versa.
Uygulama, vücut kütle indeks oranını hızlı bir şekilde hesaplamanı sağlıyor.
- The application allows you to quickly calculate the ratio of body mass index - BMI.
O her zaman kitlelerden uzak duruyor.
- He always stands aloof from the masses.
Gazeteler,televizyon ve radyo kitle iletişim araçları olarak adlandırılır.
- Newspapers, television, and radio are called the mass media.
Tom Boston, Massachusetts'de marangoz olarak çalıştı.
- Tom worked as a carpenter in Boston, Massachusetts.
Massachusetts'in insanları son derece kızgın.
- The people of Massachusetts were extremely angry.
Biz 6. kitlesel yok oluşun ortasındayız.
- We are in the midst of the 6th mass extinction.
Kitlesel medyaya asla inanma.
- Never believe the mass media.
Seri imalat birçok ürünün fiyatını düşürdü.
- Mass production reduced the price of many goods.
Toplumun faydalı bir şey yapmadığına inanıyorsan, o zaman ayrıca kitle imhaya inanabilirsin.
- If you believe society hasn't made anything worthwhile, then you might believe also in mass destruction.
Bu bir toplu ayaklanmadır.
- This is a mass uprising.
On binlerce insan soğuk ve yağmura rağmen Paskalya kutlamasında Papa Francis ile Dindar Kütleye katılmak için pazar sabahı Aziz Petrus Meydanında toplandı.
- Tens of thousands of people gathered in Saint Peter's Square on Sunday morning, despite the cold and the rain, to take part in Solemn Mass with Pope Francis in celebration of Easter.
Kütlesel sel, yerel ulaşım ağını felç etti.
- The massive flood paralyzed the local transportation network.
Aptal yığınlar Mandela'nın iyi bir adam olduğuna inanıyorlar.
- The dumb masses believe that Mandela was a decent man.
After all, muscle maniacs go ga ga over mass no matter how it's presented.
Can we this quote? Coleridge — But mass them together and they are terrible indeed.
A deep mass of continual sea is slower stirred to rage.
Night closed upon the pursuit, and aided the mass of the fugitives in their escape.
He had spent a huge mass of treasure.