The book is about a woman who enters a convent.
- Kitap manastıra giren bir kadın hakkındadır.
Mary lived in a convent for a few months.
- Mary birkaç ay manastırda yaşadı.
We stopped at the monastery and went inside.
- Biz manastırda durduk ve içeri girdik.
St. Benedict established his first monastery on top of Monte Cassino.
- Aziz Benedict ilk manastırı Monte Cassino'nun tepesinde kurdu.