Select Keyboard:
Türkçe ▾
  1. Türkçe
  2. English
  3. العربية
  4. Dansk
  5. Deutsch
  6. Ελληνικά
  7. Español
  8. فارسی
  9. Français
  10. Italiano
  11. Kurdî
  12. Nederlands
  13. Polski
  14. Português Brasileiro
  15. Português
  16. Русский
  17. Suomi
  18. Svenska
  19. 中文注音符号
  20. 中文仓颉输入法
X
"1234567890*-Bksp
Tabqwertyuıopğü,
CapsasdfghjklşiEnter
Shift<zxcvbnmöç.Shift
AltGr

mahiyetçe

listen to the pronunciation of mahiyetçe
Турецкий язык - Английский Язык
as a matter of fact
actually, in fact
in reality or actuality; "in fact, it was a wonder anyone survived"; "painters who are in fact anything but unsophisticated"; "as a matter of fact, he is several inches taller than his father"
in fact, actually, to tell the truth
mahiyet
nature
mahiyet
complexion
mahiyet
true nature, essential character; the heart (of a matter)
mahiyet
personage
mahiyet
true nature, character
mahiyet
disposition; figure
mahiyet
character
mahiyet
quiddity
mahiyet
tenor
mahiyet
essence
mahiyet
entity
mahiyet
quality
Турецкий язык - Турецкий язык

Определение mahiyetçe в Турецкий язык Турецкий язык словарь

MAHİYET
(Osmanlı Dönemi) Bir şeyin içyüzü, aslı, esası. Bir şeyin neden ibâret olduğu, künhü, esası, hakikatı. (Mâhiyet, hakikatten daha umumidir. Hakikat, mevcudatta, mahiyet ise, hem mevcudat hem ma'dumatta müstameldir.) (L.N.)(İnsanın kıymetini tayin eden, mahiyetidir. Mahiyetin değeri ise, himmeti nisbetindedir. Himmet ise, hedef ittihaz ettiği maksadın derece-i ehemmiyetine bakar. İ.İ.)
Mahiyet
(Osmanlı Dönemi) ŞAN
mahiyet
Nitelik, vasıf, öz, asıl, esas, iç yüz
mahiyet
Nitelik, vasıf, öz, asıl, esas, içyüz
mâhiyet
(Osmanlı Dönemi) bir şeyin aslı, içyüzü, esâsı bir şeyin neden ibaret olduğu, hakîkatı
mahiyetçe
Избранное