magicians

listen to the pronunciation of magicians
Английский Язык - Турецкий язык
büyücüler
magician
büyücü

Büyücü kızı ince havada yüzdürdü. - The magician made the girl float in thin air.

İyi bir büyücü olmak istediğim hakkında çok ciddiyim. - I'm very serious about wanting to be a good magician.

magician
sihirbaz

Tom çok yakından izledi, ama sihirbazın hilesini çözemedi. - Tom watched very closely, but couldn't figure out the magician's trick.

Sihirbaz, seyircilerden bir gönüllü istedi. - The magician asked for a volunteer from the audience.

magician
{i} gözbağcı, hokkabaz
magicians

    Турецкое произношение

    mıcîşınz

    Произношение

    /məˈʤəsʜənz/ /məˈʤɪʃənz/
Избранное