made up of parts or pieces; single; separate

listen to the pronunciation of made up of parts or pieces; single; separate
Английский Язык - Турецкий язык

Определение made up of parts or pieces; single; separate в Английский Язык Турецкий язык словарь

made up of
oluşmak

Komite on üyeden oluşmaktadır. - The committee is made up of ten members.

Amerika 50 eyaletten oluşmaktadır. - America is made up of 50 states.

made up of
ibaret olmak
made up of
destekle
piecemeal
aşama aşama
piecemeal
parça parça

Bilgi, parça parça basına sızdırılıyor. - The information is leaking piecemeal to the press.

piecemeal
bölüm bölüm
piecemeal
azar azar
piecemeal
parçalara ayrılmış
made up of
oluşan
made up of
-den oluşmak, -den yapılmak
made up of
-den oluşmak, -den meydana gelmek
piecemeal
z. parça parça, yavaş yavaş. s. parça parça yapılan, kademeli
piecemeal
{s} parça parça yapılmış
piecemeal
yavaş yavaş
piecemeal
azar azar yapılan
piecemeal
{s} bölük pörçük

O, hükümetin bölük pörçük çözümünün işe yaramayacağını söyledi. - He said that the piecemeal solution of the government will not work.

Английский Язык - Английский Язык
piecemeal
made up of
Made of, composed of
made up of parts or pieces; single; separate

    Расстановка переносов

    made up of parts or pieces; single; sep·a·rate

    Произношение

Избранное