Tom çılgın gibi görünüyor.
- It looks like Tom is mad.
Ümit; bir saat önce bitirdiğin çikolatalı çörek kutusunun sihirle tekrar dolup dolmadığını kontrol etmek için çılgın bir adam gibi birdenbire mutfağa doğru koştuğundadır.
- Hope is when you suddenly run to the kitchen like a mad man to check if the empty chocolate cookie box you just finished an hour ago is magically full again.
Tom'un bana çok kızgın olmadığını umuyorum.
- I hope Tom's not too mad at me.
Niçin bana kızgınsın?
- Why are you mad at me?
Tom beni deli ediyor.
- Tom is driving me mad.
O, müziği deli gibi seviyor.
- He is mad about music.
Ona delicesine aşıktır.
- He's madly in love with him.
O kadını delicesine kıskanıyor.
- He is madly jealous of his woman.
Tom bir deli gibi çalıştı.
- Tom worked like a madman.
O kıza deli gibi âşık.
- He is madly in love with that girl.
Hasta tamamen iyileşti.
- The patient made a full recovery.
Tom hastaneye büyük bir bağış yaptı.
- Tom made a big donation to the hospital.
Onun kalesi kırık camdan yapılmıştı.
- His castle was made of broken glass.
Dört yaşındaki Amerikalı turist, aslında, Sichuan eyaletinin ünlü mayhoş mutfağına rağmen tamamen baharatlı sığır etinden yapılmamış olduğunu farkettiği için hayal kırıklığına uğradı.
- A four-year-old American tourist was disappointed to realize that, in fact, the Sichuan province is not entirely made of spicy beef, in spite of its famously piquant cuisine.
Tom bana sinirli ama onu suçladığımı söyleyemem.
- Tom is mad at me and I can't say I blame him.
Tom sinirli görünüyordu.
- Tom looked like he was mad.
O kadar üzgündü ki neredeyse çıldırmıştı.
- He was so sad that he almost went mad.
A mad dog.
There's always mad girls at those parties.
It's mad hot today.
He that mads others, if he were so humoured, would be as mad himself, as much grieved and tormented .
He's got this mad idea that he's irresistible to women.
My brother, quiet as a cat, seems perfectly contented with the internal feelings of his felicity. The Marquis, mad as a kitten, is all in motion to express it, from tongue to heel.
Are you mad at me?.
Aren't you just mad for that red dress?.
It is quite natural for her to get angry.
- It is completely natural for her to be mad.
The fact that I said nothing made him angry.
- I said nothing, and that made him angry.