Japan imports various raw materials from abroad.
- Japonya yurt dışından çeşitli ham maddeleri ithal eder.
Japan has to import most of its raw materials.
- Japonya ham maddelerinin çoğunu ithal etmek zorunda.
Radioactive matter is dangerous.
- Radyoaktif maddeler tehlikelidir.
Let's talk over the matter.
- Madde üzerinde konuşalım.
Glands secrete chemical substances into the body.
- Bezler vücuda kimyasal maddeler salgılar.
The substance must be treated with acid.
- Bu madde, asite maruz kalmış olmalı.
There's one more item to discuss.
- Tartışacak bir madde daha var.
Tom omitted a couple of items from the list.
- Tom listeden birkaç maddeyi savsakladı.
What is the active ingredient in aspirin?
- Aspirindeki etken madde nedir?
What is the active ingredient in Tylenol?
- Tylenol'da etken madde nedir?
Glands secrete chemical substances into the body.
- Bezler vücuda kimyasal maddeler salgılar.
Glands secrete chemical substances into the body.
- Bezler vücuda kimyasal maddeler salgılar.
I would like to know how these substances are absorbed by the body.
- Ben bu maddelerin vücut tarafından nasıl emildiğini bilmek istiyorum.
Glands secrete chemical substances into the body.
- Bezler vücuda kimyasal maddeler salgılar.
Japan imports various raw materials from abroad.
- Japonya yurt dışından çeşitli ham maddeleri ithal eder.
Japan has to import most of its raw materials.
- Japonya ham maddelerinin çoğunu ithal etmek zorunda.
Japan depends on imports for raw materials.
- Japonya ham madde açısından ithalata bağımlıdır.
The ship transports raw materials from Indonesia.
- Gemi Endonezya'dan ham madde taşıyor.
It's possible that the drinking water has chlorine, lead, or similar contaminants in it.
- İçme suyunda klor, kurşun ya da benzer kirletici madde bulunması mümkün.
I like the yogurt without preservatives.
- Koruyucu maddeleri olmayan yoğurdu severim.
What stuff is this jacket made of?
- Bu ceket hangi maddeden yapılıyor.
Organic matter is formed by large molecules.
- Organik madde büyük moleküller tarafından oluşturulmaktadır.
The explosive ordnance disposal unit safely disposed of the unexploded bomb.
- Patlayıcı madde imha ünitesi patlamamış bombayı güvenli bir şekilde imha etti.