The lawyer insisted on the client's innocence.
- Avukat müvekkilinin masumiyeti konusunda ısrar etti
But I have an appointment with my client tomorrow.
- Fakat yarın müvekkilim ile bir randevum var.
Because of his great professional skill, the lawyer has a large number of clients.
- Avukatın müthiş profesyonel yeteneği sayesinde çok sayıda müvekkili var.
The lawyer spoke convincingly on behalf of his client.
- Avukat müvekkili adına ikna edici bir şekilde konuştu.