Ben de sık sık yalnızlık yaşarım.
- I also often experience loneliness.
Yalnızlıktan daha kötü bir şey yok.
- There's nothing worse than loneliness.
Bu şehir sen olmadan soğuk ve yalnız.
- This city is cold and lonely without you.
Mary'nin konuşacak hiç kimsesi yok fakat o kendini yalnız hissetmiyor.
- Mary has nobody to talk with, but she doesn't feel lonely.
Yalnızlık bağımsızlıktır.
- Solitude is independence.
Yalnızlık ile izole edilmeyi birbirine karıştırmamak gerek. Bunlar iki farklı şey.
- We shouldn't confuse solitude with isolation. They are two separate things.
Hiç yapayalnız kaldın m?
- Do you ever get lonely?
O burada yapayalnız olmayacak.
- It won't be lonely here.
Tom yalnız ve mutsuz.
- Tom is lonely and unhappy.
Tom olmadan burası çok ıssız olacak.
- It's going to be very lonely here without Tom.
O, bu ıssız yerde tek başına taşıyor.
- He lives in this lonely place by himself.
... loneliness on health. ...
... that said alleviate your loneliness? ...