Cennette sevmek için bekleyebilirim.
- I can wait to love in heaven.
Sevmek kolay fakat sevilmek zordur.
- It is easy to love, but hard to be loved.
Aşk, sürekli olarak gizem ve sefalettir.
- Love is mystery and misery indefinitely.
Aşk onu rüyalarında görmektir.
- Love is seeing her in your dreams.
Anne sevgisi en muhteşem şeydir.
- Maternal love is the greatest thing.
Yoksulluk kapıdan içeri girdiğinde, sevgi pencereden dışarı uçar.
- When poverty comes in at the door, love flies out the window.
Sevgilim beni sevmiyor.
- My lover doesn't love me.
Mary'nin sevgililer günü için Tom'a bir şey almaya parası yoktu bu yüzden ona sadece seni seviyorum! dedi.
- Mary didn't have the money to buy Tom anything for Valentine's Day, so she just told him I love you!
Başkalarına yardım etmeyi severim.
- I love to help others.
Tom bir aşk mektubu yazmasına yardım etmemi istedi.
- Tom asked me to help him write a love letter.
Senin ona aşık olduğun kadar, onun sana aşık olduğunu bilmiyorsan; birine aşık olmak zordur.
- It's hard to love somebody when you don't know whether they love you as much as you love them.
Sana âşık olmaktan kendimi alamadım.
- I couldn't help but fall in love with you.
Biz komşularımızı sevmeliyiz.
- We should love our neighbors.
Ne kadar zor bir şey, sevmek ve akıllı olmak, ve her ikisi birden.
- How difficult a thing it is, to love, and to be wise, and both at once.
I less than three this website.