lebensführung

listen to the pronunciation of lebensführung
Английский Язык - Турецкий язык

Определение lebensführung в Английский Язык Турецкий язык словарь

lifestyle
yaşam tarzı

O sağlıklı bir yaşam tarzına sahiptir. - She has a healthy lifestyle.

Yaşam tarzınıza dikkatle bir göz atın. - Take a fresh look at your lifestyle.

lifestyle
yaşam biçimi

Çoğu roman ve gösteriler, tarımsal yaşam biçimini romantikleştirir. - Many novels and shows romanticize the agrarian lifestyle.

Alışılmadık bir yaşam biçimini benimsedi. - He adopted an unconventional lifestyle.

lifestyle
yaşam stili
conduct of life
yaşamın idaresi
conduct of life
yaşama bağlılık
lifestyle
i., k.dili. yaşam biçimi
lifestyle
yaşam tarz

Yaşam tarzını değiştirmesi gerektiğini düşünüyorum. - I think he needs to alter his lifestyle.

O sağlıklı bir yaşam tarzına sahiptir. - She has a healthy lifestyle.